Selamet ATLI

PROFESYONELLERİN AMATÖR SAHNELERİ

Bir zamanlar bacakları titrerdi rakiplerin Samsun deplasmanına gelince! Ya şimdi! Evimizde 55. Dakika şovunda bize Samsun Kümeye sesleri duyurtanlar bu durumdan ne kadar huzursuz oldular yada umurlarında mı acaba...

İyi oynadık yazık oldu diyenler olabilir ama son yılların en kötü Beşiktaşın a 3 puanı altın tepsiyle sunduk... Yani biz mi iyiydik rakip mi kötüydü birde o pencereden bakmak lazım derim... Ayrıca bu sezon İstanbul dışında ilk maçını kazandı Beşiktaş. Milli ara, her takım için ilaç olur, bizde ise sanki Buyurun tatil yapın der gibi 4 günlük izin verildi takıma.

Sakatlarımıza bir anlam veremiyorum. İyileşip döndüm diyenler devreyi zor tamamlayarak arka adalelerinden tekrar sakatlanıyor. Yüksel başkan Geldiği günden bugüne çok daha profesyonel bir kulüp haline getireceğini, profesyonel isimlerle çalışacağını her daim söylerdi. Bir şey dediğimiz yok takım başarılı olsun kimlerle çalışırsa çalışsın.. Yalnız... Profesyonelliği beklediklerimiz bize amatör sahneler izlettiriyor.

Millet sakatlarını iğneyle serumla oynatıyor bizim kibarların sakatlıkları bile belirsiz nerelerinden sakatlandıklarını kimse bilmiyor. Hafta içi idmanda var olanlar, maç kadrosunda nasıl olmazlar Anlamak mümkün değil. Millet önündeki maçı kurtaracak kadar iğne serumla sahaya oyuncu sürebiliyorsa, benim profesyonel çalıştırıcılarım neden bu oyuncuları hazırlayamıyor. Beşiktaş da Cenk Tosun ve Aboubakar normalde sakattı ama bugün sahadaydılar.

Bizde bir oyuncunun ismi sakata çıktıysa eyvah eyvah.. Ilk okul talebesinin Aile hekiminden rapor alıp okula gitmemesi gibi hayırdır arkadaş bu takıma gönül verenlerle dalgamı geçiyorsunuz? Bu ne rahatlık? Alman hoca cezası dolayısıyla locadan izlerken kulübeye telefonla direktif verdi.

Fakat istikrarlı bir iletişim sağlayamadılar. Sahada ki oyuncularda kulübede ki oyuncular da ısınanlarda sahada bir şeylerin yanlış gittiğini bir türlü kenar yönetimine ifade edemediler. Kulübe önü kenar yönetimi İnanılmaz bocaladı.

Hele Laura nın ısınma çalışmalarından gelip üzerini giyerek oyuncu değişimi için çizgiye çıktığında , Gistol ile telefon iletişimi kuran yardımcısının Laura ya senin ne işin var burada der gibi el kol hareketleriyle önce kulübeye sonra tekrar ısınmaya gönderilmesi çok traji komik bir sahneydi.

Bu duruma diğer oyuncularda şaşkın olduğu gibi onlarda tepki gösterdiler. Syn Başkanım, biz daha profesyonelleşeceğiz diyerek içeride hiç bir Samsunluya güvenmediğiniz gibi bir bir afaroz ederek uzaklaştırdınız. Son zamanlarda yaptığınız açıklamalar da çok ilginç! Sanki günü geçirmelik. Kadro yetersiz diyenleri hain ilan ettiniz! Devre arası transferler de ümit verdiniz şimdi ise yasak gelmese de transfer yapma şansımız zor diyorsunuz.

Elinizdeki sözleşmesi uzun olan oyuncuları göndermenin transfer yapmaktan daha zor olduğunu söylediniz. Tamam iyi güzelde sezon öncesi bu oyuncularla neden hep uzun vadeli imzalıyorsunuz bedeli ağır olur diye bangır bangır bağırdık. Siz, ben bilirim benim param benim takım diyerek gerçekten şu takıma gönül veren bir çok taraftara gönül koydurdunuz. Bir sözde futbolculara! Maç seçiyorsunuz! Galatasaray Fenerbahçe ve Beşiktaşa karşı yaptığınız savaşı diğer takımlara yapmıyorsunuz. Kendiniz diyorsunuz bu maçlara artı motivasyonla hazırlanıyoruz diye.

Ayıptır paranızı alırken diğer maçlarda size eksi motivasyon üzerinden mi para veriliyor. Alınan iki galibiyet sonrası 90+ larla nereye kadar! itelemeyle gol nereye kadar! Futbol şansı nereye kadar derken , bana eleştiriyorum diye bazı yandaşlar tepki vermişti.

Ogün dediğim gibi dost acı söyler! Doğrulardan rahatsız olmayın! Bizi 20. Sıraya demir artıranlar,

Beşiktaş sayfalarına girin bakın nasıl dalga geçiyorlar. Millete olduk çantada keklik. Cumhuriyetin 100. Yılında Rezaleti bize en çok siz yaşattınız malesef... Selametle Kalınız